7 Nisan 2015 Salı

Sn. Ahmet TAKAN'dan En Tehlikeli Kumpaslar yazısı

Terörle, toplumsal cinnet olaylarıyla yatıp kalkıyoruz. İktidarın, oy devşirmek, saltanatı sürdürmek uğruna körüklediği kaos ortamına bir de Hükümetin Valileri eklendi. Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a yaranmak için en hassas olaylarda bile yapılan gelişigüzel açıklamalar toplumun şirazesinden iyice çıkmasına açıyor. Eskiden şu yaşadıklarımızın binde biri ile karşı karşıya kalsak "Türkiye çadır devleti mi" diye bir dünya adam çıkar hesap sorardı. Şimdi, yalandan da olsa kimse konuşmaya cesaret edemiyor.Seçim öncesi ve sonrası için de toplumsal güvenlik riski en üst derecede kırmızı alarm veriyor. Bildiğiniz başlıktan giriş yapalım. Terör bölgesinde Valiler, terör örgütü PKK'ya operasyon izni vermiyor. TSK bunları tek tek kayıt altına alıyor. İktidara dayanan Valiler aslında suç işlediklerini çok iyi biliyorlar. Çoğu zaman da içinde bulundukları sıkışıklıktan dolayı çareyi kaçmakta buluyorlar. Sık sık Ankara'ya geliyorlar ve yetkiyi yardımcılarına devrediyorlar. Bölücü terör örgütü de faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyor. Ankara'ya gönderilen son istihbarat raporundan;

"1- PKK, kış üslenmesinde tüm lojistiğini tamamladı.

2- Örgütün kış üslenmesinde militan takviyesi en üst seviyeye çıktı.

3- Bölge kırsalında özel harek‰t yok, PKK bölge komutanlıkları ve sınır karakolları var.

4- PKK, kış üslenmesinden şimdi eylemsel konuma geçti, Nisan ortasından itibaren konuşlandıkları yerden çıkacaklar.

5- Eylemler için şehir merkezlerine hafif silahlar, kırsala ise ağır silahlar saklandı.

6- Valilerin onayı olmadan jandarma ve polis, karakollardan çıkamıyor. Keşif ve operasyonlar yapılamıyor.

7- Valiler sürekli Ankara'ya gidiyor o nedenle Vali yardımcıları da inisiyatif alıp operasyon emri veremiyor.

8- PKK'nın ağır silahları kullanması halinde çok sayıda ölümler ve kayıplar olabilir.

9- Seçimlerden sonra kantonlaşma için istenilenler yapılmaz ise KCK örgütü, 15 Haziran tarihinde eylem için PKK'ya hazır ol talimatı verdi. Bu talimat telsiz konuşmalarından da apaçık anlaşılıyor."
Başkentte pis kokular her yanı sardı. Önce Uludere üzerinden suçlamalar, saldırılar sonra MİT TIR'larına yapılan baskın yüzünden muvazzaf askerlere yönelik operasyonlar. Ardından, Suriye'de düşürülen savaş uçağımızın da Malatya'da askeri üsse bağlanması durumu var. Yeni kumpaslarla TSK'nın boynuna yağlı urgan geçirilmek isteniyor. Sözün ve yazının dahi bittiği noktaya doğru gidiyoruz. Başkent koridorlarında öyle konular konuşuluyor ki her biri ayrı dehşet verici nitelikte. Milliyetçi partilere kayan oyları önlemek amacıyla ilginç açıklamalar yapan Recep Erdoğan'ın, Haziran 2015 seçimlerine yönelik muhalefet partilerine, muhalif sendika ve STK'lara karşı yıpratıcı çalışmalar yapmak amacıyla MİT ve Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanlığı'na talimat verdiği ileri sürülüyor. Bu kapsamda; MHP, BBP, Ülkü Ocakları, Alperen Ocakları, milliyetçi sendikalara yönelik istihbarat çalışmalarının sürdüğü iddialar arasında. Söz konusu çalışma için yüklü ödenek ve çok sayıda personel tahsis edildiği konuşuluyor. 7 Haziran seçimlerinde Avrupa'da belli noktalarda da oy kullanılacağı için Ülkücülerin Avrupa'daki yapılanmalarına da yönelik MİT tarafından çalışma başlatıldığı bildiriliyor. Devlet koridorlarındaki iddialara göre; "öncelikle kamu kurumlarında söz konusu parti ve derneklerle irtibatlı şahıslar tekrar tespit edilerek, güncellenecek ve akabinde çeşitli suçlamalarla tasfiye edilecek." Emniyet'teki ilgili şubenin güncel(!) faaliyet konuları; * MHP faaliyetleri * Ülkü Ocakları faaliyetleri * BBP faaliyetleri * Alperen Ocakları faaliyetleri * Milliyetçi sendikalar ve Dernekler olmak üzere 5 başlık halinde özetleniyor. Milli değerleri savunan partilere oy kaymaması için alınan önlemler kapsamında parti, kurum ve derneklere yönelik olarak; "* Yolsuzluklar, * Parçalanabilecek ve iktidar partisi safına çekilebilecek yapı ve şahıslarla irtibata geçilmesi, " Yıpratma ve tasfiye çalışmaları,* Milliyetçi ve muhafazakar partilerin tabanda ittifakını önleyici tedbirler " faaliyet alanları olarak belirlendi. Bu kapsamda; bilhassa Batı, İç Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde Milliyetçi oyları kaybetmemek için 7 Haziran seçimine kadar çok ciddi çalışmalar içine girileceği konuşuluyor. Bu satırlar, sizleri tahrik etmek, provokasyona getirmek için kaleme alınmadı. Zaten bildiğiniz tezgahlar çerçevesinde ön uyarı olarak kabul edin. Daha sağduyulu, daha sakin, daha itidalli davranmak zorundayız. Çok ama çok gözü açık olup, oyunlara düşmemek için olup bitenleri sağlıklı-doğru okuma, yerinde teşhis çok önemli. 7 Haziran hesapları 1 paket makarna, 1 çuval kömür, çeyrek altın, yeşil kartın da ötesine geçti. İktidar, daha gelişmiş silahlara sarıldı!..



®Fatih ÇALTI Stratejik Danışman

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder